TOTAL WAR
 
  Ana Sayfa
  Medieval II Total War
  Medieval Total War
  => Medieval Total War Irkları
  => Seçilemeyen Devletlerle Oynama
  => Devlet Seçimi Ve Taktikler
  Total War Forum
  Ziyaretçi defteri
Medieval Total War

Medieval: Total War - İnceleme

 

Bu oyun ile rüyalarınızı süsleyen bir komutan veya padişah olabilirsiniz. Belki de padişah olmak gibi bir hayaliniz yoktur. O zaman Orta Çağ’da bir Hıristiyan Kral olabilir ve Papa’nın emirlerini yerine getirebilirsiniz. Oyuna başlamadan önce kendinizi bir konuda şartlandırmalısınız. Bu oyunda eğlenmeyeceksiniz çünkü bu bir oyun değil, bir devlet yönetme similatörüdür. Yeri geldiğinde ölen askerleriniz veya kaybettiğiniz şehirleriniz için gözünüzden yaşlar akacaktır. Oyunun başlangıcında yer alan film gerçekten insanı etkiliyor. Özellikle de arka plandan gelen insan sesinden etkilenmemek elde değil. Bu güzel filmi izledikten sonra oyunun ana menüsüne geliyorsunuz. Seçenekler gerçekten de çok basit.

 

Oyuna direkt olarak girmeden önce tutorial bölümlerinin oynanması gerekiyor. Çünkü bu eğitim görevleriyle oldukça detaylı olan oyuna basit bir giriş yapmış oluyorsunuz. Oyunu gerçek anlamda oynamak istiyorsanız mutlaka İngilizce bilmeniz gerekiyor. Tutorial bölümlerinde verilen görevler yapması gerçekten çok kolay görevlerdir. Zaten amaç sıkmadan oyunu size aşılamaktır. Tutorial bölümlerini kolaylıkla bitirdikten sonra ana menüye tekrar geldiğinizde campaign oynamak için single “player - new campaign” seçeneğini izleyebilirsiniz. Eğer campaign değil de savaş yapmak istiyorsanız “custom battle” seçeneğini tıklayarak kendinizi hava durumundan askerinizin moral seviyesine kadar her şeyi sizin hazırlayacağınız bir savaş alanında bulabilirsiniz. Eğer bu gibi ayarlamalarla uğraşmak istemiyor ve içinizdeki savaşma arzusunu bir an önce dindirmek istiyorsanız “quick batle” seçeneğini tıklayabilirsiniz. Böylece bilgisayar tarafından hazırlanmış bir ordu ile düşmana karşı at koşturursunuz.

Oyundaki bir güzel durum ise tarihi tekrardan yaşayabilmeniz. “Historical Battle” seçeneği ile tarihi savaşları oynayabilirsiniz. Yüzyıl Savaşlarını oynamanızı şiddetle tavsiye ederim. Oyun, insanı eğlendirmenin yanı sıra büyük ölçüde eğitiyor da. Yani, tarih sınavından önce 1-2 saat oynamak yararınıza olacaktır.

Yeni bir campaign’e başlamak için single “player > new campaign” seçeneğini izleyiniz. İlk kez oynadığınızı varsayarak “easy” seçeneğini tıklamanız sizin yararınıza olacaktır. Daha sonra gelen ekranda hangi period’ta oynayacağınızı seçmeniz gerekecek. Bana göre oyunun kaderini etkileyen yer burasıdır. Çünkü oyundaki seviye, zaman akışına göre değişiyor. Eğer gerçek bir zevk istiyorsanız “Early Period” seçeneği sizin için idealdir. Daha sonra gelen menüden hangi devletle oynayacağınızı seçiyorsunuz. Üzerine tıkladığınız milletin haritada hangi topraklara sahip olduğu bir harita üzerinde gösteriliyor. Buna bakarak karar verebilirsiniz. Seçtiğiniz milletin tarihçesi alt kısımda yer alıyor. Eğer zamanınız varsa mutlaka okuyun çünkü üzerinde gerçekten uğraşılmış.

Oyuna başladığınız zaman karşınıza bir harita gelecektir. Sakın “Ben satranç oynamak istemiyorum” diye oyunu kapatmayın. Çünkü zamanla oyunun bu kısmını savaş modundan daha çok seveceksiniz. Late Period’ta Türkleri seçtiğinizi varsayarak sizden haritanın en sağ kısmına bakmanızı isteyeceğim. Evet gördüğünüz gibi yalnızca bir eyalete sahipsiniz.

Bu her ne kadar “ezik” bir durum gibi gözüke de etrafınızdaki diğer eyaletlerin hepsi toplansa sizin sahip olduğunuz yerin beşte biri etmez. “Rum” eyaletinin üzerine sağ tıklayarak eyaletiniz hakkında geniş bilgiye sahip olabilirsiniz. Karşınıza gelen sayfadan vergi kontrolünü yapabilirsiniz. Eğer halkınızın size bağlı olmanızı istiyorsanız vergiyi düşürmeniz gerekiyor.

Bu her ne kadar “ezik” bir durum gibi gözüke de etrafınızdaki diğer eyaletlerin hepsi toplansa sizin sahip olduğunuz yerin beşte biri etmez. “Rum” eyaletinin üzerine sağ tıklayarak eyaletiniz hakkında geniş bilgiye sahip olabilirsiniz. Karşınıza gelen sayfadan vergi kontrolünü yapabilirsiniz. Eğer halkınızın size bağlı olmanızı istiyorsanız vergiyi düşürmeniz gerekiyor.

Oyunda asker ve bina yapmak için sol alt köşedeki seçenekleri kullanacaksınız. Asker resimli ikona tıkladığınızda karşınıza çeşitli asker resimleri ve fiyatları gelecektir. Sakın şunu unutmayın, üreteceğiniz her birlik sizden yıllık maaş alacaktır. Bu yüzden önemli olan çok asker üretmek değil, öz asker üretmektir. Türkler ile oynarken ideal piyade Yeniçeri üretimi başlayana kadar Sarancern Infantry’dir. Eğer benim gibi ordunuzda hız istiyorsanız size atlı üretmenizi tavsiye ederim. Türkler için en klas süvari birliği Kapıkulu Süvarileridir. Üretmek istediğiniz birlikleri veya birliği sol tıklayarak üretim listenize alabilir ve bir yıl sonra onları ordunuzda görebilirsiniz. Ama oyunun başında ekonomiyi geliştirmeden ordu yaratmak büyük bir hata olur.

Bina üretimi için asker üretme ikonunun yanındaki ikona tıklayıp aynı şekilde üretim yapabilirsiniz. Size tavsiyem binaları üretmeden önce üzerine sağ tıklayıp ne işe yaradığını öğrenmenizdir. Oyunda birçok gereksiz bina var.

Elinizdeki ordu ile hiç zaman kaybetmeden Akdeniz’e kıyısı olan bir eyalete girmeniz ekonomik açıdan büyümenize büyük yardım sağlayacaktır. Deniz kıyısı bir eyaletinizde mutlaka bir port inşaa edilmelidir. Daha sonra bir tersane ve merchant yapıldıktan sonra gemi üretimi sağlanmalıdır. Ürettiğiniz gemileri sakın tek bir denizde toplamayın. Gemi ürettikçe denizlere açılın ve merchant’ınızı geliştirmeyi ihmal etmeyin. Denizde ne kadar çok geminiz olursa o kadar çok gelir elde edersiniz.

Bir diğer gelir kaynağı da tarımdır. Eyaletlerinize mutlaka bir farm kurmalı ve paranız arttıkça onları geliştirmelisiniz. Eğer eyaletlerinizden birinde maden yatağı varsa yaşadınız, çünkü, bundan önemli ölçüde gelir elde edebilirsiniz. Ama unutmayın ki o eyalete göz diken birçok da düşman olacaktır. Bu yüzden onu korumayı ihmal etmeyin.

Ekonominizi düzelttikten sonra güzel bir ordu kurmanız gerekiyor. Oyunun başında söylendiği gibi “This is an age of darkness and a world of fear” (bu karanlıklar çağı ve bir korku dünyasıdır). Ordunuzda her türlü birlikten bulunması büyük bir hatadır. Çünkü çok çeşitli bir ordunun yönetilmesi çok güçtür. 4 piyade 2 okçu, yaya asker birlik sayınız olmalıdır. Geriye kalanlar mutlaka atlı birliklerden oluşmalıdır. Kurduğunuz orduları sakın ola ki tek bir yerde toplama hatasına düşmeyin. Birliklerinizi serhatlerde biriktirin.

Düşman devletlerin oldukları sınırlara daha kuvvetli orduları koyun ama sakın dostunuza güvenip de arkanızı boş bırakmayın. Bir yere saldırmak için ordunuzu veya ordularınızı sol tuşla saldıracağınız eyaletin üzerine taşıyın. Ve, “End Turn” butonuna basın. Gelecek yıl karşınıza bir menü gelir. Savaşı otomatik yönetebilir, kendiniz kumada edebilir veya eyaleti terk edebilirsiniz. Size tavsiyem sadece az sayıda askerin bulunduğu savaşları yönetmenizdir. Şunu unutmayın ki, saldıracağınız ülkenin donanması ile sizin donanmanız arasında da bir savaş söz konusudur. Eğer donanmanıza güvenmiyorsanız düşman denizlerine girmeyin. Bu olay sizin deniz ticaretinden elde edeceğiniz geliri de azaltır. Bu yüzden bir ülkeye savaş açmadan önce iki kere düşünün.

Eğer bir savaşı manuel olarak yönetmeye karar verdiyseniz işiniz zorlaşacaktır. Savaş alanına geldiğinizde üst tarafdaki butonları kullanarak ordunuza bir düzen verin. Size tavsiyem her zaman için Turan taktiğini kullanmanızdır. Bu taktik her savaş için yüzde doksan başarı sağlar. Savaş alanında komutanızın birliğini asla savaşa sürmeyin. Onu tüm askerlerinizin görebileceği bir yere yerleştirin. Gerekirse onu yem olarak ortaya sürebilirsiniz. Ama dikkat edenin eğer planınız işe yaramaz ve komutanınız öldürülürse askerlerinizi morali dibe vurur ve yenilmeniz neredeyse kesinleşir. Savaş filmlerinden hoşlanıyorsanız kameranın zoom’lama özelliğini kullanarak savaş alanının ortasına girebilir ve askerlerinizin hissetiklerini anlayabilirsiniz. Oyunu en iyi strateji oyunu yapan bir diğer özelliği ise kuşkusuz müzikleri. Şahsen daha önce hiçbir oyun müziği ile bu denli coşmamıştım. Dikkat edin de mutfağa koşup bıçağı kapmayın :)

Oyunun bana göre neden bir simülatöre benzediğini merak ediyorsanız size bir örnek vereyim; Oyun içerisinde gerçekte yaşanmış birçok olay sizlere sanki o durum ilk kez yaşanıyormuş havasında sunulması… Örneğin, Altınordu Devleti’nin Avrupa’ya akınlar düzenlenmesi aslında düşman olan devletlerin birbirine kenetlenmesine yol açıyor. Onları Asya’ya göndermek için herkes elinden geleni yapıyor. Tabi ki siz de bu iş için uğraşmanız gerektiğinin farkındasınız. Eğer önlem almazsanız siz de Türk akınlarının altında ezilirisiniz.

Oyun içerisinde askeri üretim merkezinden üretebileceğiniz bir çok ünite daha var. Elçiler; devletler arası ilişkilerinizi ve rüşvet tekliflerinizi sağlar. Evet, rüşvet teklifi… Krallar veya prensler dışında herkese rüşvet teklif edebilirsiniz. Ama şunu unutmayın, rüşvetle satın aldığınız bir ordu gözünü kırpmadan daha çok paraya bir başka devlete gidebilir. Bu yüzden asla bu tip ordulara güvenip de şehirlerinizi onlara emanet etmeyin.

Bir şehrinizde isyan çıkmasını önlemek için sadece vergileri kısmak ve ordu bulundurmak her zaman için yeterli olmaz. Papazları veya imamları kullanarak devletinizin dinini şehirlerinizde yaymanız gerekir.

Güvenmediğiniz bir adamınızı veya güçlü bir düşman komutanını suikastçileriniz ile öldürebilirsiniz. Ama unutmayın ki adamınız her zaman başarılı olamaz ve eğer sizi satarsa devletler arası ilişkileriniz bozulabilir.

Eğer Hıristiyan bir devlet iseniz engizisyon mahkemeleri açabilirsiniz. Hıristiyan bir devletin sahip olduğu bir diğer özellik ise prenseslerdir. Prenseslerinizi adamlarınızla evlendirip onları size bağlı tutabilir veya onları barış aracı olarak kullanabilirsiniz. Kızınızı evlendirdiğiniz kişinin sahip olduğu topraklar üzerinde o kişinin ait olduğu devlet parçalanırsa hak iddia edebilirsiniz.

Ordularınızın başarılarının artmasını istiyorsanız askerlerinizin morallerini yükseltmek amacı ile meyhaneler ve genelevler açmanız yerinde bir karar olacaktır. Çünkü moral bir savaşın sonucuna büyük oranda etki eder.

Oyunun bir diğer özelliği ise Haçlı ve Cihat ordularıdır. Haçlı orduları sayesinde Müslüman veya Ortodoks topraklara askerlerinizi kolaylıkla aktarabilirsiniz. Ve yol üzerinde diğer devletlerin yardımı ile ordunuzu büyütebilirsiniz. Cihat da aynı şekilde yapılır ama tek fark Cihat’ın savunma amaçlı olmasıdır.

Oyun hakkında yazacağım şeyler kesinlikle bunlarla sınırlı kalamaz, çünkü her geçen gün başka yeni bir şeyi daha keşfediyorum. Oynarken siz de göreceksiniz ki, eğer bir kişi ben bu oyunu adım gibi biliyorum diyorsa kesinlikle yalan söylüyordur. Bu oyun oynanmaz; yaşanır…

 
   
 
   
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol